İdlib’ten kalanlar-Kantar ve temiz topraklar
Bu kantar, Hacı Muhammed amca için herhangi bir kantar değil. Kantarın sahibi Hacı Muhammed amca onu her gördüğünde, elleriyle ekip biçtiği, hayatını geçirdiği toprağını hatırlıyor.
“Ataa İnsani Yardımlaşma Derneği olarak, sosyal ve hayır işlerinin ulaşabileceği olumlu etkiye inanıyoruz. Bu blog sayfası, vizyonumuzu ve hikayeleri, fikirleri ve deneyimleri paylaşma taahhüdümüzü yansıtmaktadır; bu da cömertlik ve topluluklarımızdaki olumlu etkiye teşvik eden unsurlardır.
Bu platform aracılığıyla, sizi yolculuğumuzu keşfetmeye ve girişimlerimizle programlarımızı tanımaya davet ediyoruz. Burada, destek ve bağışlarınızdan faydalanan bireylerin başarı hikayelerini, istatistiksel raporları ve gerçek yaşam öykülerini bulacaksınız.
Sosyal tartışmalara katılım ve farkındalığı artırma, misyonumuzun ayrılmaz bir parçası olarak kabul ediyoruz. Umuyoruz ki bu blog, herkesi iyilik yapmaya ve olumlu değişikliklere katkıda bulunmaya teşvik eden bir ilham kaynağı olur.”
Bu kantar, Hacı Muhammed amca için herhangi bir kantar değil. Kantarın sahibi Hacı Muhammed amca onu her gördüğünde, elleriyle ekip biçtiği, hayatını geçirdiği toprağını hatırlıyor.
Um Ahmet Güney İdlib kırsalı Telmins köyündeki evinde dikiş makinesiyle yastık dikiyordu. Saldırılardan sonra büyük oğluyla beraber Kuzey İdlib’ten çıkan binlerce insan gibi onlarda meçhule
Onlarında bir evi, sıcak bir yuvaları vardı… Şimdi o evden ve mutlu anılardan geriye sadece bir bavul kaldı… Güney İdlib kırsalına yönelik artan
Um Yasir çok sevdiği tavuklarını geride bırakamadı. Zorlu göç yolculuğunda yanına sadece tavuklarını ve yamalı çadırını alabildi. Um Yasir yaşlı bir kadın; yüzünde hayat mücadelesini
47 yaşındaki Abdulvahhab dakikalar içinde babasının ve dedelerinin fotoğraflarını alarak diğer tüm hatıralarını bırakıp evinden ayrıldı. Aldığı bu fotoğrafları hangi duvara asacağını hiç düşünmedi, bunu
Emira bisküviyi çok seviyor… Büyükannesi imkan buldukça ona bisküvi alıyordu… Köylerinden son ayrılışlarında dahi büyükannesi yanında Emira’nın sevdiği bisküvileri taşıyordu. Emira, aklında kalan son hatıranın