Koşullar hayatta kalmak için her şeyi arkada bırakıp yurdunu terk etmek zorunda bıraktığında…
Güney İdlib kırsalı köyündeki güzel evini ve okulunu terk eden Rami “tüm hayallerinin öldüğünü” söylüyor. Henüz 10 yaşında olan Rami şu anda ailesiyle beraber sınırda küçük bir kampta yaşıyor.
“Her şeyi kaybettim… Evimi, köyümü, bizden uzağa giden arkadaşlarım Ahmed, Marvan ve Said’i …”
Arkadaşı Said’in yolculuğu ise onlardan farklı O artık cennete…
“Kalplerimiz tüm bu acılara dayanacak kadar büyük değil“ diyor Rami.
Yaşadıkları acılar onları çocuk olarak bırakmamış, sözleri 10 yaşındaki bir çocuğun sözlerinden çok daha büyük.
Birleşmiş Milletler İnsani İşler Eşgüdüm Ofisi’ne göre, Aralık 2019’dan beri 586.000’den fazla kişi evini terk etmek zorunda kaldı.
Çoğunluğunu kadın ve çocukların oluşturduğu göçmenler en doğal haklarından mahrum bırakılarak hayatlarını ve geleceklerini tehdit eden meçhul bir geleceğe doğru yola çıkıyorlar.
Uluslararası toplumun insan hakları ihlalleri karşısındaki duyarsızlığı açıkça görülüyor. Uluslararası insan hakları kanunu gereği devletlerin, mümkün olan tüm tedbirleri alarak silahlı çatışmalardan etkilenen sivilleri, kadın ve çocukları koruması gerekmektedir.
