Hüsam, abisinin hatırası duvar saatini ve bez çantayı hâlâ saklıyor. Hüsam’ın abisi Ğazvan ailenin geçimini sağlamak için Türkiye’ye gitmiş ancak orada vefat etmiş.
Hüsam: Abimle beraber bir gün çarşıya gitmiş bu duvar saatini ve dikiş malzemeleri gibi küçük şeyleri koymak için bu bez çantayı satın almıştık. Bazı hatıralar olmadan yaşamak zor, evimizden, tarlalarımızdan ve tüm hatıralarımızdan ne kadar ayrı kalacağımızı kim bilebilir? Bu saat, yaşadıklarımıza ve yaşayacaklarımıza şahitlik etmek için bize eşlik edecek.
Hüsam 23 yaşında. Kuzey İdlib kırsalındaki kampta yaşıyor. Hüsam “Her nereye gitsem aklıma gelen ilk şey abimden bize kalan duvar saati ve bez çanta“ diyor.
Hüsam ve babası 2019 yılı Aralık ayında Maarat el Numan beldesindeki sivillere yönelik artan hava saldırıları sonucu evlerini terk etmek zorunda kaldı.
2019 yılı Aralık ayı ortasında 2020 Ocak ayı ortasına kadar, Maarat el-Numan beldesine yönelik olarak sivilleri hedef alan hava saldırılarının artması sonucu göç edenlerin sayısı 380 bine ulaştı. Çoğunluğunu kadın ve çocukların oluşturduğu göçmenler en doğal haklarından mahrum bırakılarak hayatlarını ve geleceklerini tehdit eden meçhul bir geleceğe doğru yola çıkıyorlar.
Uluslararası toplumun insan hakları ihlalleri karşısındaki duyarsızlığı açıkça görülüyor. Uluslararası insan hakları kanunu gereği devletlerin, mümkün olan tüm tedbirleri alarak silahlı çatışmalardan etkilenen sivilleri, kadın ve çocukları koruması gerekmektedir.
Siz de, İdlib’te dünyanın gözü önünde gerçekleşen bu insanlık dramını ve insan hikayelerini paylaşarak, yaşanan bu krizin durdurulmasında karar alıcı mercilerin sorumluluklarından kaçmasını engelleyebilirsiniz.