Aralık 2019’da Güney #İdlib’te bulunan köyünü terk etmek zorunda kalan 7 yaşındaki Ahmet yanına sadece okul çantasını ve bazı oyuncaklarını alabildi.
Ahmet, annesi ve ondan küçük üç kız kardeşi, sivillerin bulunduğu köylerini hedef alan bombalı saldırıların yaşandığı o zor gece köylerinden kaçmak zorunda kaldı. Saldırılardan sağ kaçmayı başaran Ahmet ve ailesi sınır bölgesindeki #Kah Kampına ulaştı.
Ahmet bu zor durumun eğitimine engel olmaması gerektiğini düşündüğü için yanına okul çantasını ve kurtarabildiği bazı oyuncaklarını aldı.
Maarat el-Numan beldesindeki sivilleri hedef alan bombalı saldırıların giderek artması sonucunda göç edenlerin sayısı bugün (25 Aralık) itibariyle 216.000’e ulaştı. Çoğunluğu kadın ve çocuklardan oluşan göçmenler, en temel haklarından mahrum bırakıldı. Bu bilinmez yolculuk, hayatlarını ve geleceklerini tehdit ediyor.
Uluslararası toplumun, insan hakları ihlalleri karşısındaki duyarsızlığı açıkça görülüyor. BM Genel Kurulunun 3318 No’lu “Olağanüstü Hallerde ve Silahlı Çatışmalarda Kadınların ve Çocukların Korunmasın” kararı gereği üye devletlerin, mümkün olan tüm tedbirleri alarak silahlı çatışmalardan etkilenen kadın ve çocukları koruması gerekmektedir.